Aldığı İkinci El Kıyafetlerden Bambaşka Tasarımlar Yaratan Fenomenden 31 Kombin

Eğer daha önce ciddi bir ikinci el alışverişçisiyle tanıştıysanız, ikinci el alışverişin hafife alınacak bir hobi olmadığını bilirsiniz. İkinci el alışverişle ilgilenen insanlar bu tutkularına çok zaman ayırırlar.

Çok fazla araştırma yaparlar, tüm öğleden sonralarını alışverişe ayırırlar, fırsatlar için çeşitli uygulamaları ve web sitelerini tararlar ve hatta bazen vintage bir ceket için açık artırma savaşlarına girerler.

Bir de bu işi bir adım öteye taşıyan tasarrufçular var; onlar da dikiş becerilerini kullanarak eşyaları değiştiriyorlar. Zaten yaratıcı olan hobilerini bir üst seviyeye taşıyorlar.

Brooke Karasack’ın yaptığı da bu. İkinci el mağazalarından bulduğu ilginç eşyaları alıp onları kalabalığın arasından sıyrılmasını sağlayan türünün tek örneği kıyafetlere dönüştürüyor.

Tasarrufun bu kadar popüler olmasının birkaç nedeni var; bunlardan ilki sürdürülebilirlik faktörü. Pek çok genç insan hızlı modanın gezegen üzerindeki etkisinden endişe duyuyor ve buna katkıda bulunmak istemiyor.

İkinci el bir şeyler satın almak, aksi takdirde çöpe gidecek bir giysiye yeni bir hayat verme seçeneği sunuyor.

İkinci el alışveriş aynı zamanda normal bir mağazadan ürün almaktan çok daha ucuz.

Yeterince çaba gösterirseniz, orijinal fiyatının sadece bir kısmına yıllarca size hizmet edecek kaliteli bir ürünle ödüllendirilirsiniz.

Birçok influencer, ikinci el mağazalarını tararken buldukları etkileyici eşyaları sergiledikleri videolar yayınlıyor.

Bu, dolabı için benzersiz bir şeyler bulmak isteyen birçok kişiye de hitap ediyor.

İnsanları ikinci el mağazalarına çeken üçüncü faktör de tam olarak bu.

Harika bir şey bulma telaşı.

İkinci el alışveriş, çok sabır gerektiren, zaman alıcı bir uğraştır.

Dolayısıyla, tüm bu çabanın karşılığını üzerinizde parlayacak bir eşya bularak almak inanılmaz derecede tatmin edicidir.

Dolayısıyla, yeterince sabrınız varsa ve boş zamanınızın çoğunu alacak bir şey arıyorsanız, ikinci el alışveriş tam size göre olabilir.

Denemeye karar verdiğinizde, almak istediğiniz birkaç şeyin listesini yapın.

Bir kokteyl partisi için bir elbise, iş için bir etek, yeni bir kışlık mont, neye ihtiyacınız varsa.

Sadece göz atmak için içeri girerseniz, orada olup biten her şeyden bunalmış hissetmeniz ve hemen dışarı çıkmak istemeniz yüksek bir ihtimaldir.

Bu nedenle, bir hedef belirleyin ve paniğe kapılmaktan kaçının.

Bir sonraki parçanızı ararken, çok fazla tarama yapmanız, yani çok sayıda kıyafete hızlıca bakmanız gerekecektir.

Yani hangi kesimlerin, stillerin ve renklerin size uygun olduğunu bilmek iyi olacaktır.

İçeri girmeden önce tercihlerinizi ve bedeninizi bilin, böylece rafta güzel görünebilecek ancak gardırobunuza veya vücudunuza uymayacak kıyafetlerle zaman kaybetmezsiniz.

Unutmayın ki soyunma odası olmayan ikinci el mağazaları da var, kalabalık olanları da.

Bu yüzden zamanınızı boşa harcamayın ve bunun yerine hazırlıklı gelin.

Kendinizi ve halihazırda sahip olduğunuz kıyafetleri ölçebilir ve daha sonra satın almak istediğiniz şeyleri test etmek için bir mezurayla gelebilirsiniz.

Ayrıca, üzerinize oturan bir tişört, tayt gibi denemesi kolay bir şeyler de giyebilirsiniz.

Beğendiğiniz bir ürün bulduğunuzda, tüylenme ve solma gibi aşınma belirtilerini kontrol edin. Sorun yaratabilecek, geçmesi zor lekeler olup olmadığına bakın.

Kalitesini görmek için kumaşı elleyin ve giysinin ne kadar sağlam olduğunu kontrol edin. Neyden yapıldığını görmek için etiketini kontrol edin ve mümkün olduğunda pamuk, keten ve yün gibi doğal lifleri tercih edin.

En önemlisi eğlenmek! Enerjinizi yüksek tutacak ve ilginç bir şey bulduğunuzda sizinle heyecanlanacak bir arkadaşla gidin.

Yanınıza bir iki atıştırmalık alın, poşet yerine kendi çantalarınızı getirin ve yanınızda nakit bulundurun.

Ve siz de Brooke’un yaptığı gibi bulduklarınızı internette paylaşın. Mutlu fırsat avları!